Ürkütücü olan gelinen nokta..

Nasıl ki, hukukta USÜL esastan önce geir, iletişimde de ÜSLUP özden önce gelir.
Örnek:
-Kanunsuz (işkenceyle, hileyle, yetkisizlikle vb.) USÜLSÜZ elde edile delile dayali ceza veril(e)miyor...
-Söz veya yazıda (hakaret, aşağılama, alaycı vb.) ifadelerle başlayan kanaatler/düşünceler, uyarılar/ikazlar da amaca ulaşmaya engel oluyor...

İlla USÜL, illa ÜSLUP!...

"İlla USÜL, illa ÜSLUP!..." denilmiş. Hayır ve hayır. Bu düşünce ve davranış şekli doğru değil çünkü usul ve üslup hakikati gizleme, örtme nedeni olabilmekte. Hakikat öncelenmeli. Usul ve üslup sonradan düzeltilir, yola devam edilir. Hakikat gizlenip kaybolduğunda nice insanların geri dönülmez bir şekilde hakları yenilmiş olur. Bundan dolayı illa hakikat, illa hakikat!

Katolik engizisyonundaki yargılamarda işkence altında alınan itiraflarla insanlar katlediliyorlardı...
Fransa'da bir askerin yargılanmasında (Dreyfus Davası) iddia edenin iddiasını ispatı yerine suçlanan kişinin suçsuzluğunu ispatı uygulanarak bir masuma zulmedilmişti.

Bu iki olay yargılama USULÜNÜN en kötü orneklerindendir.

Modern hukukta; iddia sahipleri (Savcılar ve şahıslar) iddialarını kanunda belirtilen USULE uygun yapmak zorundadır.

USÜL seni ve herkesi koruyan HUKUK KALKANIDIR!

12:42 Batıdan örnek vermiş. Haklı. Teorik olarak haklı. Hukukun üstünlüğünü tanıyan bir ortam için yerden göğe kadar haklı. Amaa!: Hukukun üstünlüğü değil de üstünlerin hukukunun (dediğim dedikçilerin) olduğu bir ortamda usul bir paçavradan öteye geçemez. Günümüzde hukuk, kanun, kural tanımazların giderek etkinliklerinin arttığı bir ortamda gücü ele geçirenler hukukun tanımladığı usulü tanımamaktadırlar. Onlar usul usul kanun tanımazlıklarını geçerli kılmanın peşindedirler.

12:42 nin düşünceleri üzerine: Mecelle'de “usul esasa mukaddemdir (usul, esastan önce gelir)” kuralı var. Doğru bir kural. İnsanın huzurlu, refah ve mutluluk içinde yaşama haklarını esas alan savcılar ve hakimler için olmazsa olmaz bir kural. Günümüzde de doğru olması gerekir. Ama günümüzdeki uygulamalarda maalesef doğru olamamakta. Atı alan Üsküdar'ı geçmekte. Usulmüş, kuralmış hak getire! Usul tanımazlığın örnekleri günümüzde çok fazla. Bu fazlalık bizzat usulsüzlüğü kural haline getirmekte.

https://www.karar.com/guncel-haberler/mecliste-kan-akti-ak-partili-vekiller-ahmet-siki-yumrukladi-1886204

Bugün TBMM'de acı acı gülünecek bir şekilde usul tartışması istenmiş. Usul tartışmasının yapılıp yapılmadığını bilmiyorum ama TBMM zeminindeki kanları usulen silenleri görünce bu yorumu yazmadan edemedim.

Önce esas sonra usul diyorsunuz. Yani demek istiyorsunuz ki, önce idam edelim sonra yargılarız.

ÜSLUP var cinayet işletir, ÜSLUP var özür diletir!

Örneğin:
Kendisi hakkında kötü şeyler söylediğini öğrenen kişi, kötü söz sahibine;
-Ulan ben de senin.. üslubuyla hesap sorarsa kavga (CİNAYET) kaçınılmaz iken,
-Arkadaş, gıyabımda kötü şeyler söylediğini duydum. Senin ağzından duymak isterim. Söyler misin, o sözleri hak edecek ne yaptım? Üslubuyla sorarsa ÖZÜR diletir...

15:33'e. Verdiğiniz örnek dam üstünde saksağan vur beline kazmayı gibi olmuş. Evet, günümüzde önce esas. Nedir esas? Saygıdeğer Adnan Menderes'in idamına hükmedenler (mahkeme içindekiler ve mahkeme dışındakiler) esası göz ardı ederek, kendi usullerini dikte etmişler. Esaslar (gerçek şahitler, güncel kanunlar) havada uçuşmuş, yeryüzüne ve mahkeme salonuna inmemiş ama yanlış icat edilen usuller idama götürmüş. Hakim esası bir kenara bırakarak yanlış usulleri önceleyip idama hükmetmiş.

Evet, dünyanın yuvarlak olup olmadığını yeniden tartıştığını sananlar gibi, binlerce yılda oluşmuş beşeri bir değer olan usül, esas meselesini de tartıştığını sananlar da olacak herhalde.

17:02 ye. Pozitivist dünyanın ne mal olduğu ortaya çoktan çıktı. Metafizik dünya ise hala keşfedilmeyi bekliyor.
Yunus Emre'nin deyişi meşhurdur:
"Beni bende demem bende değilim
Bir ben vardır bende benden içeri"
Ben de kendimden bihaber olarak; size saçma gelse bile, anlamsız gelse bile, içimdekini dışa vurma çabasıdır yazdıklarım. Ama kelimeler kifayetsiz olmakta düşünülenleri anlatabilmek için. Bazen kendimi kendime bile anlatamıyorum. Kaldı ki; sizlere mi anlatabileceğim!

Sayın Karar Okuru, illa hakikat diyorsunuz, iyi diyorsunuz da, Hakikat iç içe geçmiş bütüncül bir yapıdır ve birbiriyle çatışmaz. Çatışma yalnızca hakikat iddia edenler arasında yaşanır. Buna göre zalimler hakikat iddiasıyla mazluma zulmeder. Mazlum ise hakikatten sapmama azminden dolayı zulüm görür. Hakikat ise tek bir bütündür. Fakat zalim bilmez, kendi yolunu hakikat sanır. Siz dosdoğru olursaniz size zarar veremezler manasına gelen bir ayet de vardı galiba

CHP de gelse Akp de bitse ülkede öyle aman aman bir değişiklik olmaz. Bizler demokrasicilik oynayan çıkar odaklı hayat yaşayan bir halkız.

Kendi adına konuş,biz öyle düşünmüyoruz! Değiştireceğiz bu hukuksuzluğu.

Ne gücün yeter ne de aklın erer bu bölgenin işleri, işleyişine.
Hukuk değil işleyen tek şey:yumruğun! olduğu yerde hukuku bırak guguk bile diyemezsin, yumruğu yersin, hemde düzeni sağlamakla görevli!!! kişlerce:(

El yumruğunu yemeyen kendi yumruğunu balyoz zannedermiş! Korkmak bize yakışmaz, yumruk bir yeriz,iki yeriz! Milyonlarca umutsuz insanın yumruğu karşısında duracak güç yoktur! Bunu yerel seçimlerde fazlasıyla gördük!

HAsan bey kimle değiştireceksiniz? Türk halkı müslüman. Müslüman halkın düşünce ve kanaatlerini inşaa edenler cemaatlerin vaaizleri ve ileri gelenleri. YouTube vidyolarinda Amerikalı ingiltereli ve Avrupalı müslüman vaizleri ve hocaları açıp dinleyin, bir de bizim hocaları zaten dinliyorsunuz ve biliyorsunuz Avrupalı hocalarla kıyaslayın, sonra hala iddianizda devam edebilecekseniz gelin bir daha konuşalım.

Meclisteki kavgayı gördünüz değil mi?. Dağda çoban olayacak , insanlıktan nasibini alamamış, sokak eşkiyasını millet vekili yaparsan sonuç bu olur, o yüce makama ne idiğü belirsizleri zorbaları listene koyup millet vekili yaparsan , senin de o makama saygın yok demektir, o partiye oy veren vatandaş, seni temsil etme cibilliyeti olmayana oy vermesi o yüce meclisin değerini bilmiyor demektir. Akepeden kabadayılık ve keyfilikten başka bir şey beklenmez!!!.

Ne olurdu bu yazıda iktidar cenahının hakaretlerini de verseydiniz? Hakkaniyetli olun Fehmi bey muhalefete vurma kolaycılığına kaçmayın. Kılıçdaroğlu ötekilerine nazaran evliya gibi duruyor. El insaf.

Bu ülkenin işi bitmiş ve geriye dönüşü olanaksız siyaset artıklarının, (bütün partiler için), ortalıktan çekilip artık milleti de medyayı da rahat bırakmaları gerekir. Bırakmazlar ise duyacaklarına da katlanmaları gerekir.

Kılıçdaroğlu'nun temkinli bir karşılık ile sindirmiş bir kabullenişi sergileyemediğini, oldukça dürtüsel tepkiler verdiğini görüyoruz. Buna bağlı olumlu ya da olumsuz niyet okumalar olabilir. Altaylı'nın yorumu olumlu bir niyet okumayı içermeyebilir. Ancak muhalefet liderliğinde ısrarının bedelini KK' ye hatırlatması yönünden değerli. Yazınızın da tarafsız bir duruşu olduğunu bu yönüyle bireysel farklı yorumlara yer açtığını anlıyorum.

TBMM de kavga var... seyretmenizi dilerim. Yalnız bu kavgada bile bir düzen yok. Bundan sonraki oturumlarda ortaya bir ring kurulsun ve milletvekilleri bire bir kilolarına göre dövüşsünler. Daha yakışır olsun.

Hakaret içermediği sürece, siyasiler hakkında ne kadar ağır eleştiri olursa olsun, tahammül etmeleri gerekir. Ayrīca konuşmaları tutum ve davranışlarıyla örnek olmaları gerekir. Çünkü medeni bir şekilde yapılan eleştiriye sabır gøsterilmezse, demokratik bir toplum inşasında yol alamayız. Yalnız tv'lerdeki " kayıkçı kavgaları " da izlenecek gibi değil ve kötü örneklerin başında gelir. Yine de birbirimize tahammül etmemiz gerekir. Altaylı'nın uslubu ağırdır ama KK o kelimelerle cevap vermemeliydi.

Fehmi efendi yıllardır Erdoğan bize etmedigi hakaret kalmadı o niye ürkütücü olmuyor? Peki," altaylı ben kurultayda özel'i destekledim" diyor bir gazeteci bir parinin iç işlerine niye bu kadar dalıyor? ayrıca altaylı hayatı boyunca CHP' oy bile vermemiş. bu parti altaylıyı neden bu kadar ilgilendiriyor?

Gazetecilerin de siyasi görüş ve tarafgirligi olur. Ama olmayanlar daha bağımsızdır...

Sayın Zeynel Kip, sayın yazara "Fehmi efendi" diye hitap etmeniz, siz de takdir edersiniz ki, pek şık değil. Herkese açık sosyal medya ortamlarında biraz daha dikkatli ve itinalı olmamız gerekir görüşündeyim. Saygılarımla.

"Karar okuru", "efendi" demek ne zamandan beri "ayıp" oldu?. Yunanca kökenli diye mi?:)). Halbuki, Osmanlı'da bu hitap seçkinler için kullanılırdı, değil mi? Sayın Koru'ya "Efendi" diyen Zeynel Kip'in hitabı gayet yerinde!. Haaa, Erdoğan, kültürsüzlüğünden, aşağılamak istediklerine, mesela "Özgür Efendi" diyor, o seni yanıltdıysa bilemem:))

Kılıçdaroğlu u bilmeden tanımadan yazmizsiniz u memleketi tek kurtaracak halkı düşünen tek adamdir

Sayın Okur, Kılıçdaroğlu'nun üslubu sizce normal mi?

Önce kendini kurtarsın.

Sayın Koru aslına bakılırsa Fatih Altaylı adındaki gazeteci-televizyoncu şahsın insanlara hakaret kadar varan konuşmaları işin nirengi noktasını oluşturmaktadır. Yani, bu konuşma özürlü insanın özellikle İslami kesim ve cemaatler hakkında da bir çok hakaretamiz beyanatları mevcuttur. Konuyu bu noktadan ele almak gerekir diye düşünüyorum.

Birkaç gündür çiftçi yuruyusleri devam ediyor, muhataplarindan ses yok, merak ediyorum, nasıl bir sözcükle taltif (!) edilecekler, bekleyelim görelim ..

Nasil bir sözcük "Vatan hainleri"olur tahminim..Olmadi PKK yanlilari buda olmadi FETÖ'cüler ,en son oldugu gibi
"Cibiliyetsizler"de olabilir..

Sayın Koru C.H.P kolay kolay değışmıyecek çümkü çok marjınal seçmenı var ben kendı çevremde akrabalarımda yaşıyarak görüyoruz halen 1930 lardakı gıbı olsun istıyorlar 1950 den berı ıkdıdar olamadıklarını araştırıp ona göre propogandalarını düzeltmelerı gerekır 1973 seçımlarınde Ecevıt 1. çıkmıştı onunda nasıl olduğunu o tarıhtekı yazılı basından okumuştuk şımdı şartları AKP çok kötü yaptı ondan faydalanarak bır şeyler olur dıye yorumluyorlar.

Marjinal seçmenden ne kastettiginizi pek anlamadım. CHP seçmeni en özgür düşünceli, en eğitimli, yeniliğe açık, hoşgörülü, adaletli secmendir genel olarak. O nedenle bu parti adı değişse de hep ayakta kalir. Eger yonetimi bugünkü iktidarın uygulamalarını yapmış olsaydı çoktan o partiden uzaklaşmış olurdu. Dönüp dolasip 1930 ları referans gösterip durmayın, seçmen onu çoktan aştı, asamayanlar sizin gibi düşünen yasakçı zihniyette olanlar...

Altaylıyla normal yoldan konuşmak mümkün değil. Çamurda debelenmek gibi bir şey. Çıkmaya çalışırsın uğraştıkça batarsın.

Maşallah siz de fırsatı kacirmamissiniz, CHP ye oy verecekleri Kılıçdaroğlu'nun tavrını işaret ederek uyarmissiniz...umarım seçime kadar uyarınızi unuturlar...

Hocam yazınızdaki son iki paragraf ile siz de Akparti ye çalışıyor gibisiniz. :)

Sn Yazardan Taha Kıvanç ismi altinda,,,Eskiden dünya egemen güçleri entrikalari okurduk,,Nasıl perde arkası dizayn ediyorlar dunya gundemini..Şimdi ise mahallede ki ıcpolitika koltuk hırsı entrikalari okuyoruz..

“AK Parti gidip iktidara CHP gelirse…” tahmini hariç MÜKEMMEL ÖTESİ yazı yorum tespit olmuş sayın yazar.
F.altaylı olmasa başka medyacıyı da savunurmuydum? Evet.
Siyasetçi yi??? Cevap vermeme hakkımı kullanıyorum:(
KK’nun şu anda bir siyasi kimliği varmı? Yok!
İmamoğlu seferoğulları sabuncuoğulları kendirci lokumcuyu konuşalımmı? Evet evet (yetmez ama evet çileride sevmedi kimse lakin..)
“Kimi konuşmalıyız?” Önce bu soru cevaplanmalı:)

Ben konunun farkında değildim; internetten karşılıklı olarak söylenenlerin hepsini okudum .
Altaylı eleştiride işi biraz hakarete vardırmıs gibi gözüküyor , yani
eleştirinin dozu biraz ağır kaçmış.
Ama Kılıçdaroğlu da
alenen ve resmen hakaret etmiş, şahsen ben de hiç kendisine yakıştıramadım. Ancak Altaylı hakkındaki o hakaretamiz ifadelerinde çok somut bazı gerçekleri de dile getirmiş, bu vesileyle onları da öğrenmiş olduk !
Sonuçta Kılıçdaroğlu seviyesini düşürmüş oldu !

Türkiye Cumhuriyeti bir külhanbeyi devleti değildir. Bir devlet üslubu vardır. Bu ülke epeydir o devlet nezaketini yitirdi. Bu dili kim bu hale getirdi? Bu dili her gün kullanan kim? Üslub-ı beyan aynıyla insan. Kim bu insan?

Medya sektöründe olan hemen hemen herkes bilir ki; Fatih Altaylı bu sektörün en küfürbaz, ağzı bozuk kişilerinden birisidir..28 Şubat mağdurlarına, görevli trafik polislerine, kendi takipçilerine, twiter'da...vs yaptığı sinkafli küfürler ortadadır..

Sayın Koru; Kılıçdaroğlunun sözlerini tavsip etmek asla mümkün değil, ancak sizin yanlı tutumunuzu da tavsip etmek mümkün değil galiba "Bunlar sürtük" sözü çok masumane gelmiş size. Sadece el insaf Fehmi bey diyorum.

İşte biz bunlardan, adil, gelişmiş, müreffeh, muasır medeniyeti yakalamış bir ülke bekliyoruz, he mi?

Maalesef ikisi de küfretmeden, aşağılamadan kendilerini ifade edemeyen kişiler. Bu elbette eğitimle alakalı. Kendisi gibi düşünmeyen, oy vermeyeni hakir görmek, hakaret etmek bu toplumun en büyük sorunlarından birisi. Bu ikisi de öne çıkan örnekler.

‘Siyasilere bir şeyler oldu; kim ağzını açarsa etraftaki çoluk-çocuğun kulaklarını kapatmak gerekiyor’ konuyu bu cümleyle açıp örneği Kılıçdaroğlu’ndan vermek te tam size yakışmış sayın yazar. Duymamayı tercih ettiğimiz öyle siyasetçiler ve onların ağzı alınmayacak sözleri!

Kılıçlaroğlu devri kapanmıştır. Köşesine çekilip sessizce emekliliğini yaşaması lazım. Günahıyla sevabıyla bir devri tamamladı. Yeter artık hala parti ve ülkeye zarar veriyor.
Evet mecburduk destekledik, beyefendi kişiliğini her zaman takdir ettik ama bu kadarı da fazla artık. Susmasını bilmek en büyük erdemdir.

Kılıçdaroğlu nun öfke patlaması sağlıklı bir insan profili olmadığını gösteriyor....Yenilgiyi olgunlukla karşılamak erdemliliğinden çok uzakta....yazık bu kadar düşmemeliydi.

Türk siyasetine alışılmamış, kaba, asabi, tahkir edici, argovari, ayrımcı dili kim getirdi sn yazar? Haydi Allah için bu soruya cevap verin. Devlet adamına uymayan bu kaba üslubu Türk siyasetine sokan kim?..

Siyasetin dili AKP ile değişti. Yer yer kaba, öfkeli, ayrımcı, kavgacı, kibirli, hakaretamiz bir dilin siyaset dünyasına yerleşmesinde bu partinin ve yöneticilerinin büyük vebali vardır. Kılıçdaroğlu, bu dili normalde her gün kullandığı, mizacının dili değil. Ama bir de her gün kullanan, o mizaçta olanlar var. Bu konuda asıl uyarıyı o dili alışkanlık haline getiren külhanbeyine yapmak gerek.

Buradaki yorumcular yeterli fikir veriyor.kendileri istedikleri gibi ağızlarına geleni söylüyorlar.siz bir konuda sorular sorduğunuzda farklı şeyler söylediğinizde 28 Şubat kafaları ile size konu dışında neler yazıyorlar.tabu konu olmaz .onların var.onlar herkese her konuda herşeyi yazar.siz soru bile soramazsiniz..CHP ye oy yok.

Aaslinda kendinizi çok açık bir dille anlatabildiğiniz halde ben dediklerinizi hiç anlamadım:)

Ne ilgisi var siz iftiraya kanaat diyorsanız bilemem

En son cümle; "Kilicdaroglu'nun tavri ürkütücü, o halde
Erdogan'in bugüne kadar söyledigi hakaret kelimeleri
icin de bir sey yazmak gerekirse "dehset" olmalidir..En son
"cibbiliyetsiz olduk hepimiz" kimseden ses soluk cikmadi..
Kisa net gayet acik "Al birini ,vur ötekine" baska care kaldimi ki?

Maalesef o masada ihanet varsa o da Mansur Başkana ait. Ekrem CHP li , başkanın sözünden çıkmazdı. Meral açıklayın adaylığınınızı dediğinde açıklasaydı şimdi Cumhurbaşkanı idi. Maalesef artık onu da aday göstermezler. Ama asıl ihanet 3 milletvekilliğine ilgili arkadaşı aday gösterenlerdi Halk da oyunu CHP ye vererek gösterdi zaten yerel seçimlerde.

yazar herhalde bilmiyor ama ana avrat duz gitmekte bir kanaatin disa vurumu :))

sen iki sene boyunca 6lı masada toplan ama kimin aday olacağı konusunu hiç konuşma. belli ki niçin toplandıklarından haberleri bile yok. halk dışarıda umutla beklerken, sadece çay içip yemek yemişler. bunlardan devlet adamı olmazmış zaten. şimdi de oturmış birbirlerini yiyor, sağa sola saldırıyorlar.

Siyasilere yeni mi bir şeyler oldu? Diğer meşhur, en meşhur siyasilerin birbirlerine neler saydırdıklarını bilmiyor olamazsınız. Onlar bir tarafa meslektaşınız Altaylı'nın ağzı çok mu temiz? Onun bir zamanlar yazarı olduğunuz gazete için kullandığı kelimeleri buraya yazsam bu yorumum yayınlanmaz. Kılıçdaroğlu'na vurmak kolay tabii..

Evet;Sn.Kılıçdaroğlunun tavrı ürketücü ve tahammül sınırlarını aşmış vaziyette,her ne kadar Altaylının kanaati de kanaat olma sınırını aşmış olsa da.Mesela tessüf ederim,bir ana muhalefet partisinin Gnl.Bşk.'nı iktidar partisine hizmet için çalışırmı deyip,buda kanaatmi diye sorup bıraksaydı,Altaylının mantıksızlıgını ortaya koymuş olur ve puanda toplayabilirdi,Kılıçdaroğlu.Hazımsızlık sınırlarını çok aşmış.Bu Sn.Erdoğan ve Sn.Bahçeli için olsaydı,pekte yadırğanmazdı.Son 7-8 yıldır siyaset kirli

Hem Akşener, hem Kılıçdaroğlu, Erdoğan için çalıştı. 'bay Kemal'in' bir gazeteci ile atışması fecaat. ayağa düşmek bu olsa gerek.

Kılıçdaroğlu da Akşener de ümitlendirdikleri milyonlarca insana çok büyük kötülük ettiler. Biraz insafları varsa oturup bunun vicdan azabını yaşasınlar. Sağa sola laf yetiştirmesinler. Mümkünse siyasi arenadan tamamen çekilsinler
Onları hatırlamak bile istemiyoruz.